İlişki Kurma Sorunları

İlişki Kurma Sorunları

YETİŞKİN

'insan İlişkilerinin Gücü' Sorusu

İnsan ilişkilerinin gücü ve bu gücün yönetiminde çocuklara yetkinlik kazandırmak konusunda sorduğumuz soruya sizlerden gelen yanıtları paylaşıyoruz.

Soru: Yaşam başarısının temel yetkinliklerinden birisinin, "insan ilişkilerinin değerini bilmek ve gücünü yönetebilmek" olduğu söylenmektedir. Bu söze katılıyor musunuz? Niçin? Bir anne veya baba olsaydınız, çocuğunuz yukarıdaki temel yetkinliği kazandırmak için ne yapardınız?

Cevap: bu söze katılıyorum. İnsan tek başına yasayamıyor. İnsan insanayız. Yan yanayız. Dokunuyoruz, konuşuyoruz, bakışıyoruz. Basta kendimizi anlamaya, sonra etrafımızdakileri anlamaya çalışıyoruz her şeyleriyle. Ben anne olsaydım çocuğuma önce kendini tanımasına fırsat verir, kendini değerli hissettirir, hissettiği gibi ve gerçeklere bağlı olarak yasamasını sağlamaya çalışırdım. Anadili çok iyi öğretmeye çalışırdım. Dil hayatımızın en büyük aracı insan insana ilişkilerde.Cevap: Katılıyorum tabi ki, insan tek başına ne kadar ne yapabilir iletişimsiz kimse olmaksızın, iletişim problemleri olan bir insan bence hayattan keyif almakta zorlanır diye düşünüyorum. Anne baba olmamıza çok var bence bu söylenen sözün anlamını bilmek ne yapmamız gerektiğini de açıklar daha doğrusu anlatmak güç biraz. Cevap: Bu söze katılıyorum çünkü insan ilişkilerinde sevgi ve saygı temelinde en verimli ilişkileri kurabilmek için değer vermek ve ilişkinin bize verdiği gücü yönetebilmek kabiliyetinin bilincinde olmak gerekir. Bir baba olarak bu temel yetkinliği çocuklarıma kazandırabilmek için ilişkilerime sevgi ve saygıyla yaklaşıp,yaşamım boyunca önemli işlere öncelik vererek örnek oluşturdum.Cevap: evet. Çünkü ben hem anne hem de bir öğretmen olarak insan ilişkilerini sürekli olumlu yönde geliştirmek için çaba harcıyorum. Olaylara objektif ve adil yaklaşmalarını öğretmeye çalışıyorum.Cevap: ben eğer bir anne olsaydım canımdan değerli çocuğum için en güzeli ve en iyiyi tercih ederdim ve ona insana dair tüm güzellikleri kazandırmaya çalışırdım bunun için öncelikle kendini sevmesini öğretirdim, sabah uyandığında aynaya bakıp kendine günaydın diyerek gülümseyebilmesinin onun için ne kadar harika bir olay olduğunu öğretirdim. Çünkü insanın, insan ilişkilerinin değerini bilmesi için insanları sevmesi gerekir ve bu da önce insanın kendisini sevmesiyle başlar.Cevap: Evet katılıyorum. Çünkü insan ilişkisi hayatımızda çok önemlidir. İnsan ilişkisinin değerini bilmeyen bir kişi hiç bir konuda başarılı olamaz. Bu iş hayatı ve evlilikte de geçerlidir. Konunun ne kadar uzmanı olursanız olun, insan ilişkisine vermediğiniz önem sizi zamanla başarısız kılacaktır. Evlilikte de eşiniz ve çocuklarınızla iletişim kuramıyorsanız bilin ki sonuçta yalnız kalacaksınızdır. Sevgiyi ve saygıyı da yitireceksinizdir. Her ne olursa olsun karşımızdaki kişiye değer vermeliyiz. Sonuçta kazanan biz oluruz.Cevap: İnsan ilişkilerinin değerini yaşım ilerledikçe ve sizin deyiminizle gönül zekam geliştikçe daha çok anlıyorum ama ne yazık ki henüz istediğim olgunluğa erişebilmiş değilim. Bununla beraber bu konuda gerek kitaplar gerekse yaşanmışlıklardan faydalanarak daha iyiye ve güzele gitmeye çabalıyorum. Çocuğuma bunu kazandırabilmenin en önemli yolunun bu konuda ona iyi bir örnek oluşturacak içten, yalansız ve cesur davranışlarda bulunmak olduğuna inanıyorum. Kızımla kurmuş olduğum çok nitelikli bir ilişkim var ve bunun özünü (bazı konularda tartışsak bile) sevgi ve yalan söylememek oluşturuyor. Böylece birbirimize çok güveniyor ve korkmadan sağlıklı bir iletişim kurabiliyoruz bu da çoğunlukla diğer insani ilişkilerimize yansıyor.Cevap: Evet katılıyorum. Çünkü her insan ayrı bir dünyadır. Ne kadar çok doğru insanlarla doğru ilişkiler kurarsak dünyamızda bir o kadar gelişir ve değişir. Çocuğuma bu yetkinliği kazandırmak için bire bir ilişkilerde yaşadığı pozitif ve negatif olaylardan yola çıkar pozitifleri daha da vurgular ve güçlendiririm. Negatif yönde yaşadığı olaylar karşısında küçük ip uçları vererek doğruyu kendisinin bulmasını sağlarım. İnsanı kaybetmenin değil kazanmanın önemini vurgularım. Affedici olmanın önemini anlatırım. Hayatın uzun bir yol olduğunu ve bu yolda birçok şeyle karşılaşabileceğimizi ve bunların normal olduğunu anlatırım. İnsanların değişik görüşte ve fikirde olabileceğini herkesin bizim gibi düşünmek durumunda olmayacağını anlatırım. Anlattıklarımı da her fırsatta uygulamaya dönüştürürüm. Ta ki bu yetkinliği kazanıp tek başına kendisi bu konuda karar verebilecek düzeye ulaşana kadar.Cevap: Bu söze katılıyorum. İnsan, ilişkide bulunduğu surece insandır. İlişkilerden doğan etkileşimler hayatımıza yon veren en önemli etmenlerden biridir. Kendi gücünü yönetebilmeyi öğrenmek bu ilişkileri sentezlemekten geçer. Gücünün olduğunun farkına varman için ilişki içinde olman gerekir. Gücünü kullanmaktan korkan kişi, ilişki içine girmekten çekinir. Baba olarak, çocuğuma kendi yaşamımdan örnekler verip, kendisinin ilişkilerinden sürekli bir şeyler kazanmasının önemini vurgulardım. Onun her zaman içinde bulunduğu gruba saygılı olması gerektiğini inandığını savunmasını tavsiye ederdim. Gücünü yönetebilmesi için önce gücünün farkında olması gerektiğini, bunu da arkadaş, öğretmen, iş, aile gibi her turlu etkileşimlerden sağlayabileceğini anlatıp ona elimden geldiğimce yardımcı olurdum.Cevap: evet hocam katılıyorum yukarıda ki söze. Ama eksik buluyorum. Bence yasam başarısının temeli yaşanması gereken duyguların bebeklikten itibaren zamanında yaşanmasıdır. ben anne olsaydım; Çocuğuma yukarıdaki yetkinliği kazandırmak için en başında sevgi ve sevgimi göstermek ve sevgimin en büyük göstergesi olan fedakarlığı da eklerdim. Şimdi bu üç önemli şıkkı ekleyerek önce özgüven denen şeyi yavruma kazandırırdım ki bunu benden böyle gören yavrum başkalarına da bunu verecektir. sevgi bence en büyük iletişimdir. çocuğuma severek sevmeyi öğrettikten sonra, ona davranış konusunda kendimi geliştirmeyi ve bunu başkalarına da göstermesi için onu tesvık etmeyi isterdim. yavruma paylaşmayı öğretirdim. Duygularını zamanını düşüncelerini sevgisini. Dozunu ayarlayarak tabi. Çocuğumun şahsına degıl başarılarına övgü yağdırırdım ki kendini degıl yaptıklarını büyük görsün. ona saygı göstermekle başkalarına saygı göstermeyi ogretırdım. Herkesi sevmesi gerekmediğini ama saygı duymasının zorunlu olduğunu yaşayarak gösterirdim. insanların her sözünü dinlemesini beğenirse uygulamasını beğenmezse onu yapmamaya çalışarak faydalanmasını sağlardım. Cevap: Bu söze katılıyor ve sözü biraz daha genişletiyor, yaratılmış her şeyin değerini; sevdiklerimizin değerini, çocuklarımızın, gençlerimizin, yaşlılarımızın, zamanımızın değerini, sağlıklı olmamızın değerini, bize feyiz veren özel insanların değerini, Türkçe'mizin, bayrağımızın değerini, toprağımızın, gerçek sanatçılarımızın değerini, sanat eserlerimizin değerini, tarihimizin değerini, içtiğimiz, kullandığımız suyun, ormanlarımızın, kokladığımız havanın, dinimizin, bize rehber olan din kitabımızın, dünyamızın, sevgimizin değerini bilmemiz gerekiyor. Sadece insan ilişkilerinde değil tüm değerlerimizde bir erozyon, bir çöküş olduğunu, ne yazık ki kötüye gittiğimizi düşünüyorum. Çocuklarıma, öğrencilerime, iletişime girdiğim tüm insanlara bu güzel değerlerimizin önemini kavratmaya çalışır, pembe gözlükleri gözümüzden çıkarıp sorunlarımızla yüzleştirmek, farkındalık yaratmak için çaba harcardım. Harcıyorum da! Bu beni bir mum gibi eritip bitirse de! Çünkü ben bir öğretmenim, ben bir anneyim, ben bir eşim, ben bir insanım. Vatanını, toprağını, bayrağını, çocukları, gençleri, yaşlıları, temiz ve dürüst insanları, savunmasız canları, doğayı çok seven ve büyük resmin sahibine, en büyük sanatçıya çok büyük saygı ve sevgi besleyen, farkındalıkları çok olan bir insanım. Yaşıyorsam ve insansam aklım başımda olduğu sürece bu kavramın içini doldurmak için üzerime düşen ne varsa yapacak, sorumluluklarımı yerine getirecek, sevdiklerime güzel model olacağım.Cevap: Evet katılıyorum. Başarıda sosyalliğin payının büyük olduğu düşüncesindeyim. Bizim balkonumuzda kırlangıçlar yuva yaptılar. Oğlum 5 yaşındaydı. 'Bak kırlangıçlar birlik olup önce yuvalardan birini sonra diğerini yaptılar' dediğimde 'Neden' diye sordu hemen. İşte o zaman, yalnız yapılan hiç bir işin, birileriyle birlikte yapılan iş kadar zevk vermeyeceğini, üzüntülerin, sevinçlerin, başarının, başarısızlığın her türlü duygunun paylaşımla değer kazandığını ve bunu da ancak insanlarla iyi ilişkiler içinde olursa anlayabileceğini anlattım. İnsanlarla ne kadar çok ilişki içinde olursa o kadar çok şey öğrenebileceğini anlattım (kuşlar da yuva yapmayı birbirlerinden öğrenmişler) Şimdi 6 yaşını bitirmek üzere, son derece kendine güvenen, her yaştan insanla kolayca iletişim kurabilen bir çocuk. Her fırsatta yeni tanıştığı kişilere kuşların nasıl ev yaptığını anlatmaya da bayılıyor. Sanırım çocuklarımıza sevgiyi öğretmeliyiz ilk etapta, o zaman ilişkilerin fayda sağlamak değil, faydalı olmak için gerekli olduğunun bilincinde büyürler ve insan ilişkilerine değer veririler. Cevap: öncelikle çocuğuma benden küçüksün gibi ben anneyim daha iyi bilirim bu yüzden beni dinlemelisin kendinden önce gibi saçma bir düşünceyi asla aşılamazdım bunun için önce onu da kendi seviyeme getirmekten çok ben onun seviyesine iner konuşmaya öyle başlardım bunun sonrasında zaten iletişim esnasında ben ona bir şey öğretecekken eminim o bana iki şey öğretecektir.Cevap: bence insan kendini ifade edebildiği kadar başarılı olabilir. Bunu sadece görsel başarı olarak tanımlamamak gerek. Yani en önemlisi aile içindeki iletişimin iyi olmasıdır. Bu da gelişmiş anne babaya bağlıdır. Ben eğer anne olsaydım çocuğumun insan ilişkilerinin değerini anlaması için öncelikle onu dinlerdim. Yani sorununun olup olmaması önemli değil, önemli olan ona özel vakit ayırarak onu dinlemek.Cevap: Bu söze katılıyorum. Çünkü sosyal bir varlık olan insan her zaman her yerde diğer insanlarla diyalog içerisindedir. İnsanlar kendilerini soyutlayarak yaşayamayacakları için mutlaka insan ilişkilerinin farklı boyutlarını öğrenme çabasında bulunmaları gerekir. Hayat başarısını yasamın bazı alanlarında değil de hayatın bütün alanlarındaki başarı olarak düşündüğümüzde mesleki olarak başarılı olmak için iş arkadaşlarımızla ilişkilerimizin boyutunu mutlu bir aile için ali içi ilişkilerin vb alanlarda başarı için diyalog kuracağımız insanlarla ilişkilerin değerini kavramamız gerekirCevap: 1- insanları insan eden en başta aralarındaki diyalogdur. Duygularını, kederlerini, sevinçlerini kısaca her şeyini anlatabileceği gerektiğinde boynuna sarılıp ağlayabileceği, gerektiğinde el ele tutuşup sevinçlerini haykırabileceği kişiler olması gerekiyor her insanın. Tabi ki bu ilişkilerde tek taraflı olmazsa bu daha çok insanların ilişkileri arasındaki bağı korur. Zaten ilişkilerin gücünü yönetebilmek de buna bağlıdır. Bu cümleye katılıyorum ki özellikle de kendi kafesine çekilmiş, kimseyle konuşamayan yada konuşmak istemeyen kişi olarak insan ilişkilerinin ne derece önemli olduğunu bizzat yaşadım ve gördüm. 2- bir baba olsaydım çocuğumun insan ilişkilerini güçlendirmek için öncelikle anlayışlı olmasını ve karşısındaki kişiyi her zaman kendi yerine koymasını öğretirdim. Zaten bunu bilen çocuğun karşısındakine hiç bir kötü davranışı olmadığından dolayısıyla ilişkilerini her zaman en üst seviyede tutacak ve gücünü kaybetmek yerine arttıracaktır.Cevap: onunla konuşurdum. ilk andan itibaren, anne karnından itibaren konuşurdum. 24 yaşında bir bireyim. okumayı öğrendim, yazmayı, fizik, kimya, biyolojiyi, öğrendim ama hala kiminle, hangi durumda nasıl konuşmam gerektiğini öğrenemedim.Cevap: buna bazen katılıyorum bazen de katılmıyorum. Çünkü bazen çevrendeki insan ilişkilerini yönetebilmek için kendinden ödün vermen gerekiyor. çok fazla fedakarlık yapıyorsun ve de bazen bu aslında çok da büyük olmayan insanlar için yapılabiliyor. O bakımdan insanlar yasam başarısı olarak sadece insanlarla olan ilişkilerini kıstas alamazlar. bu sadece diğer unsurlar arasından bir tanesi olabilir. çocuğa bu mantığı oturtmak için onu özgür bırakmalı ve fazla sayıda insan tanıması muhtemel ortamlara girmesini sağlamalıyız. böylelikle çocuk farklı kişilikler tanıyarak doğru ve yanlışı görecek ve kendi yerini de bunlar içinde belirleyecektir. Ancak bu aşamada çocuğa destek olup yol göstermeyi de elden bırakmamak gerekir.Cevap: Katılıyorum. Çocuğumu, sosyal birey olarak yetiştirirdim. ''İnsan ilişkilerini'', yaşayarak öğrenmesini sağlardım. Cevap: zamanın getiri ve götürülerine karşı sağlıklı ve sağlam bir şekilde nasıl ayakta durması gerektiğine dair onu bilinçlendirmek için çaba gösterirdim. Ancak bunları vermeye çalışırken de güven duygusunun hem kendine hem de çevresine karşı yüksek tutmasını amaçlardım.Cevap: klişeleşmiş bir laf vardır "insanlar nankördür" diye, buna çok kızıyorum. Evet mutlaka öyle insanlar vardır ama seçmesini bilirseniz dünyadaki hiçbir şeyle değiştiremeyeceğiniz dostluklarınız oluşur ve bu insanın en içinden sıcacık bir hisle insanları sevmesini sevebilmesini beraberinde getirir onun için dostlarımız bizim zenginliğimizdir. Elbette dost acı da söyler hatası da olur. Sizin hiç olmaz mı? Çocuğuma bu yetkinliği kazandırmak için onu dostlarımla buluşmalarımda aman rahat oturayım diye dışlamıyorum ve de dostluğun değerini anlaması için arkadaş edinmesi konusunda ona fırsatlar yaratıyorum ve de bence en önemlisi bir arkadaşı hata veya hoşuna gitmeyen bir şey yaptıysa önce empati yapmasına yardımcı oluyorum.Cevap: kesinlikle katılıyorum. Çünkü hayattaki en önemli mevkilerde yer almak ve başarıyı yakalayabilmek için yönetmeyi hayata insanlara yöne vermeyi bilmek gerekir ondan değil midir? Her yerdeki üst kademeden insanlara yönetici deriz. İnsan ilişkilerinin değerini bilmek de başlı başına önemli bir kavramdır ama bu kavramı yakalayabilmek için kendi tecrübelerimle kendi değerimizi bilmemiz gerekiyor. Bunları çocuklarıma nasıl öğretirdim açıkçası çok zor bir soru. Önümde daha çok yıl var bunu düşünmeliyim.Cevap: katılıyorum tabi ki çünkü iletişim kurmakta zorlanan bireyler yaşamda çok zorlanırlar herkesle iletişim kurmak aynı şekilde olmaz bunun için ikiyüzlü değil bin bir yüzlü olmanız gerekir. Bu iletişimin doğasında vardır herkesle aynı iletişimi kuramazsınız.Cevap: benimsediğim felsefelerden birini söylemek istiyorum; hayat sen ona ne verirsen seni verdiğinle bazen daha fazlasıyla ödüllendirir. insan ilişkileri de bu böyledir. Evet, bazen sana ellerinden kötülüğü ya da çirkinliği yapabilirler ama sen asla kendinden ödün verme, elbet bir gün mükafatını alırsın, almasan bile bu vicdan var ya en önemlisi o rahat olacak. unutmayın hayata nasıl bakarsınız öyle görürsünüz.Cevap: İnsan ilişkilerinin değerini bilmek tartışmasız çok önemli ama sorun her biri kendi içinde bu kadar karışık bir sistemin oluşumu olan insani nasıl iyi anlayacağımız? Hele ki insanlar kendi yarattıkları canlıları bile anlamakta bu kadar zorluk çekiyorken.Cevap: yukarıdaki söze kesinlikle katılıyorum; çünkü insan önce kendini tanımalıdır. Güçlü olup olmadığının farkına varmalıdır. Önemli olan güçlü görünmek değil güçlü olabilmek ve bu gücü doğru şekilde kullanabilmektir. Şunu da atlamamak gerekiyor: insan önce kendi kişiliğini oturtmalıdır. Zira kişiliği oturmayan insanın boş bir bardaktan farkı olmaz ve o bardağı herkes kendi istediği şeyle doldurur. Bu da ortaya hiçbir şeye benzemeyen, çok farklı bir şey çıkarır, ama sizin olmayan fakat sizde yaşayan bir şey; ki bu da yaşatılması çok zor olan bir olgu ortaya çıkarır. Böyle bir durumda insan, insan ilişkileri de dahil olmak üzere hiçbir şeyin değerini bilemez; çünkü neyi niçin yaptığının farkında olmaz. İnsan ilişkilerinden yoksun yaşayan bir kişide giderek yozlaşmaya kayar. Oysa gidilmesi gereken nokta uygarlaşmadır. İşte varılması gereken gerçek noktaya ulaşabilmek içinde, insan ilişkilerini iyi kurup bunun değerini bilmek ve güçlü olmak gerekir ki buda kişinin önce kendi kişiliğini oturtması ve kendini tanımasıyla olur. Cevap: işte ben tam çocuklarına yaşam başarısını nasıl öğreteceğini çırpınışları içinde olan bir anneyim. 20- 16 yaşlarında iki çocuğum var. ben 43 yaşındayım ve insan ilişkilerindeki en önemli özelliğinin değer bilmek ve onları yargılamadan koşulsuz kabul etmek olduğunu fark etmeye başladığımdan beri insanların nasılda kendi hayatlarını daralttığını mutsuz olduklarını her şeyi karşımızdan bekleyerek kendi gücümüzü ve yaşamımıza bizim kendimizin yön verebileceği bilmemiz bilinçli olmamız bunun kolay olmadığını da biliyorum. ben elimden geldiğimce çok kitap okumaya çalışıyorum çünkü kitaplarda insanlığın bu güne kadar kat ettiği yolların birikimleri deneyimleri var çocuklarıma da hem kendi yaşamımda insan ilişkilerimle davranışlarımla ve onları da kitap okumaya yönlendirerek yapmaya çalışıyorumCevap: katılıyorum. Çünkü karsındaki kişinin değerini bilirsek karsındaki kişi kendisini önemli hisseder.Cevap: insan ilişkilerine değer verdiğimiz sürece önemser ve dikkat ederiz. Bu sayede de mutlu oluruz. Mutlulukta her şeyi beraberinde getirir. Sonuçta her şey insan ilişkilerine bağlanıyor tıpkı pamuk kozası gibi. Bu nedenle katılıyorum.Cevap: Katılıyorum. İlk yapılacak iş insan sevgisini öğretmek olurdu.Cevap: kısmen bu görüşe katıldığımı söyleyebilirim insan ilişkileri mutlaka değerlidir ama başka bir bakış acısıyla baktığımız zaman karşımıza bence bir ölçü koyma ihtiyacı gibi bir his doğuyor. Ben daha 20 yasında bir üniversite öğrencisiyim ama şimdiye kadarki bu kısa hayatımda inanlarla ilişkisini belli bir seviyede tutan mesafeyi koruyan insanların daha başarılı olduklarını zannediyorum. Çünkü; bakıyorsunuz ki insanlarla ilişkileri çok fazla olan insanlar işinden, okulundan, ailesi ile pikniğinden alıkonuluyor. Şu arkadaşım çağırdı, işte su lokalin akşam yemeği gibi şeyler yüzünden bence böyle kişiler kendilerinden ve ailesinden uzaklaşıyorlar. Ben eğer baba olursam çocuğuma insanlarla ilişki kurması gerektiğinin önemini ama bu ilişkiyi nasıl kullanması gerektiğini kendi aklıyla bulabilmesi için ona tiyolar ve belli ana fikirler vermeye çalışırım. Cevap: insan ilişkilerinin değerini bilen fakat gücünü yönetemeyen nadir insanlardan biriyim bu nedenle çocuğuma gerçekten bu gücü verebilir miyim bilmiyorum.Cevap: hayır katılmıyorum. insan ilişkilerinin değerini bilmek yetmiyor artık insanlar arasındaki iletişimin değerinin şu devirde olmadığına inanıyorumCevap: insan ilişkileri bir bireyin bence doğumuyla başlar. Sesler mimikler ilk tepkilerdir. Ben bir baba olsaydım çocuğumda en çok dikkat edeceğim konulardan biride insan ilişkilerinin değerini bilmesi ve bu gücü yönetmesi hakkında bilinçlendirmek olurdu.insan çoğu zaman hayatta yalnız kaldığı düşüncesine kapılır yada kimsenin onu anlayamadığı, hiç kimseye güvenilmeyeceği fikirlerine kapılır. Bunun nedenlerinin başında bence insan ilişkileri gelir. Sabah uyandığımızda iş yerine giderken bize bir günaydın demek ne kadar pozitif bir enerji veriyorsa. Birisinin moral bozucu hareketi de bir anda negatif bir hava yaratabiliyor üzerimizde. Demek ki insan ilişkisi hayat akışı içerisinde çok önemli bir yere sahip. Bunu çocuğa kazandırmak için çocuğu sosyal ortamda yetiştirmek, pasif olmamasını sağlamak, bir birey olarak sorumluluklarını bilmesini sağlamak söz hakkinin bulunduğunu hissettirmek. Bu sayılanları çoğaltmak mümkündür. Çocuğumun önce öz güvenini kazandırmalıyım ki sonra insan ilişkilerinde sağlam dursun. Biraz daha somutlaştırmak gerekirse, örneğin; okulda hoca dedi ki çocuklar hayatta kimseye güvenmeyin anneniz babanız dahi olsa güvenmeyin. Şimdi öğretmenin bu değine değişik yaklaşımları düşünürsek. Pasif sosyal olmayan bir çocuk öğretmendir ne derse doğrudur yaklaşımında bulunur öğretmenin bu sözünü sorgulama gereksinimi bile duymaz. Sosyal olan pasif olmayan insan ilişkileri başarılı olan bir çocuk ise fikri hemen sorgular söz hakkini bilinçli bir şekilde kullanır. Onun için güven kavramı önemlidir herkese güvenilmeyeceğini bilir ama güvenmeye değer insanların da mutlak var olduğunu bilir. Özetlemek gerekirse çocuğumla gerek konuşarak gerekse yaşayarak onun insan ilişkilerinde sorumluluk sahibi olmasını sağlarım. Sorumluluklarını bildiği zamanda bu ilişkilerin değerini bilir yönetmekte zorluk çekse de yönetmenin bilinciyle dolu olur. Sonuç olarak da hayatta mutlu olmayı başarabilir.Cevap: katılıyorum çünkü şuan toplumumuza baktığımda bu sözü söyleyenin ne kadar haklı olduğunu bir daha görüyorum toplumda artık şu düşünce yerleşmiş "paran kadar konuş" yani parası olan sadece iletişimde bulunabilir sizin ne bildiğiniz ya da ne bilmediğiniz çok da önemli değil. Ben kendimde şunu fark ediyorum; yaşım büyüdükçe (23 yaşındayım) daha az konuşmaya ve daha az soru cevaplamaya başladım. Çünkü hayatta gördüklerim insanlarla konuşma isteğimi öldürüyor. Hatırlıyorum çocukken dedeka ve neneka adında iki tane yaşlı tonton yaşlı insan vardı onları o kadar severdim ki sabah sekizde onların yanına giderdim ve akşama kadar onların anlattıklarını dinlerdim yani onlarla iletişimde bulunmak beni çok mutlu ederdi. Sonra onları kaybettim. Küçükken bir ramazan bayramında evimize bir sürü misafir geldi hani bayramlar iletişimin sohbetin olduğu günlerdir ya herkes bayramlaştı. Ben heyecanla sıranın bana gelmesini bekliyorum ama nafile kimse benimle bayramlaşmadı. O gün çok ağladım. Bayramlaşmama sebepleri de henüz çocuk olmamdı. İyi de hani ağaç yaş iken eğilirdi ve ben artık kimseyle bayramlaşmıyorum. Orucumu tutarım ama bayramın hiç önemi yoktur benim için. Benim babam dünyanın en iyi babasıdır ama küçükken öyle bir şey oldu ki ben bir daha babam nereye giderse gitsin onunla vedalaşmadım ve öpmedim. Şu an bile aynı bazen üç dört ay ayrı kalıyoruz bir araya geldiğimizde babamı çok özlememe ve sevmeme rağmen onu öpmüyor, hoş geldin diyemiyorum. Bir gün ben dokuz yaşındayken falan İstanbul'dan bir yıl üzerine gelmişti babam. Ben heyecanla babamın geleceğini onun boynuna sarılacağımı düşündüm ama öyle olmadı. Babam geldi büyüklerle tokalaştı ama benle hayır. Ancak akşam getirdiği hediyeleri verdi bizlere. Bizi babam çok sever ama ben babamdan hediye istemedim ki sadece ona sarılmayı istemiştim. O günden sonra aynı bayramlarda olduğu gibi babamla hiç kucaklaşmadım hatta ben bugüne kadar babama hiç sarılıp onu öpmedim hem de babamı çok sevmeme rağmen, dünyanın en fedakar babası olmasına rağmen. Baba ve annenin çocuğunu öpmesi ne demektir ya da nasıl bir duygudur hiç bilmem en üzücüsü de anne ve babam harika insanlardır. Tüm hayatlarını bizim güzel yaşamamız için harcamışlardır ancak bir defa öpmemişlerdir. Bu çok mu zordur bilmiyorum sadece anne olduğumda öğrenebilirim galiba. İşte size çok küçük iki örnek insanlarla çocukken konuşulmaya başlanılmadığında benim gibi olur ben bugün artık insanlara çok cevap vermek istemiyorum ve yalnız yaşamı çok seviyorum işte iletişimsizlik bunlara sebep olur bayramda bayramlaşmayan nesiller çıkar yada özlemle tokalaşamayan kız ve anne-babalar olur ve ben çocuğum olursa bunları yapmamaya çalışacağım ama nasıl bilmiyorum çünkü ben bayramlaşmaktan nefret ediyorum çocuğuma bayramlaşmayı nasıl öğreteceğim, yalnızlığı seviyorum çocuğuma çok sesliliği sevmeyi nasıl öğreteceğim. Cevap: en önemlisi bence çocuğa güvenip seçimlerine saygı duymak ve ona yaşamının her alanında her girdiği ortamda söz hakkı vermek.Cevap: katılıyorum. Çünkü çocuğumun anne baba olmadan da yaşamında mutlu olmasını istediğim için. Kendi yaşamında seyirci değil oyuncu olması için. Bunu başarabilmek için de önce çocuğumuzu koşulsuz sevmemiz gerektiğine inanıyorum.Cevap: Ben bir anne olarak çocuğuma insan ilişkilerinde başarılı olabilmesi için doğru düşünme ve analiz etmenin formülünü anlatacağım. O bu formülü kullanarak hiçbir düşünceden korkmamayı öğrenecek. Her türlü düşünce ve davranışa yönelik donanımını oluşturacak. Hem insanlarla ilişkilerini hem evren içindeki konumlanışını sorgularken daha özgür iletişebilecek. Ona farklılığın zenginlik, farklılıklarla bir arada olabilmenin yetenek işi olduğunu anlatacağım. Eğer bunları kavrayabilirse bin bir kokulu, bin bir renkli bir bahçede bahçıvanlık yapacak.Cevap: günümüzde insan ilişkileri çok yıpratıldı bu yüzden gücünü değerini hiç önemsemiyorlar ama ben önemsiyorum çünkü düşünceye saygı duyuyorum. Doğru yer ve zaman çok önemli yıpratmamak da keza öyle empati kurmak gerekiyor Cevap: katılıyorum çünkü insan ilişkileri iyi olduğu zaman toplumda yer kazanır, paylaşım gücü artar insan ilişkilerini yönetmeyi bildiğimizde de yerine göre davranma ve paylaşmayı da yönetmiş oluruz ve bu toplumdaki yerimizi yükseltir bence baba konusunda da çocuğuma paylaşıma açık olması sağlarım ve bende ona paylaşabileceklerimi paylaşırım ve onun dostu olmaya çalışırım emir vermekten çok onu yönlendirmek tavsiyelerde bulunmaya çalışırım ve ona toplumda nasıl davranması gerekiyorsa bende ona o şekilde davranırım böylece çocuğum benden öğrendiklerini topluma ve hayatına yansıtır. Cevap: Öncelikle ona sunu yap bunu yap demek yerine, kendime ayna tutardım öyle ki çocuğum doğru davranışı öncelikle bende görmeli. Örneğin güler yüzlü olmanın sarılmanın, insanlara seni seviyorum demenin önemini, suratımı bütün gün asıp bakkala, kapıcıya ya da eşime söylenerek göstermem ne kadar gerçekçi olur. İşte tam da bu yüzden kendime ayna tutardım ki çocuğum benden yansıyanı görsün, kendisi de yansıtsın. Cevap: öncelikle insanın değerini insan olmanın değerini anlamasını sağlayarak başlayabilirim çünkü artık günümüzde insanın değeri bilinmemekte hatta anlaşılmamakta bunu sağladığımız anda birçok zorluk aşılır. insan çok güçlü bir varlıktır onun bu gücünü doğru kullanmak gerekir. artık toplumumuz yozlaştığı için insanın ne değeri anlaşılmakta ne de gücü.Cevap: kesinlikle katılıyorum, ama insan ilişkilerine değer veren çok az insan kaldı çevremde. Bir anne olsaydım nasıl yapardım bunu bilmiyorum ama çocuğum benden gördükleriyle bir takım iletişim becerileri kazanacaktır zaten ve öyle öğrenecektir. Çocuğun yanında babasıyla iyi ilişkiler kurmak bile örnek teşkil eder ve çocuk öyle öğrenir bence.Cevap: Evet katlıyorum. Çünkü içinde bulunduğumuz hayatta başarıyı yakalayabilmek için iletişim, insan ilişkileri kuvvetli olabilmeli ki hayatımızın her aşamasında gerek sosyal çevre gerekse iş görüşmeleri vb. gibi birçok yerde hayatımızın her aşamasında insanlarla iletişim içinde olmak zorunda değil miyiz? Bu hayatta başarıyı yakalayabilmek içinde insanlarla iletişimimizi en iyi şekilde kullanarak aleyhimize olan durum ve düşünceleri bile insanın kişisel iletişiminin gerçeği yansıttığı ihtimalini ve insanlar üzerindeki izlenimimizi kişisel iletişim insan ilişkileriyle de gösterdiğimizi düşünerek 'yaşam başarısı için insan ilişkilerinin değerini bilmeliyiz'. Bir anne ya da baba olsaydım; çocuğumun iletişimi için önce kendimden başlardım iyi bir toplum istiyorsak önce kendimizden başlamalıyız demişti bir yazar kitabında. Çok yerli bir söz çünkü toplum biz bireylerden oluşuyor önce çocuğuma hak ettiği sevgi ve saygıyı vererek kendine olan güvenini sağlamasını öğretir özgüven, saygı, dürüstlük gibi değerler altında çevresiyle ilişkilerini takip eder onu. bu değerler çerçevesinde yetiştirir ve sonrada aileden sonra kitap vb. araçlarla eğitimini sürdürmesini hedefler bu hedef doğrultusunda yetiştirirdim çocuğumu. Cevap: İnsan ilişkilerinin başarı yolunda olmasının en önemli katkısı eğitimden geçmektedir. Önce iyi bir okuyucu olmak gerekiyor. Daha sonra da iyi bir dinleyici olacaksın. Can kulağıyla dinleyeceksin karşıdakini. İyi ve zamanında sorular sorabilmelisin. Gözlemlerin on ikiden vurabilmeli hedefleri. Her zaman doğru yerde, doğru zamanda bulunmalısın. Bir de alabildiğine güçlü, kendinden emin olmalı insan. En önemlisi de sevebilmeli tüm dünya insanlarını ayırım yapmadan. Bir ışık olabilirsen hele çocuklarına. İki oğlum var. İkisine de okuma alışkanlığını kazandırdığım için mutluyum. Bir de dürüst ve doğru olmanın gereklerini anlatıp kazandırdığım için mutluyum. Peki be kardeşim hiç mi eksiğin yok mu? diye sorulsa. İnanın tıkandığı çok zamanlar oldu. Nutkumun tutulduğu anlar da bocalamış, çareler aradığım anlar da eşimin gözlerinin içine bakıp imdat sesi çıkmadan yardımını beklemişimdir. Eşimle paylaşarak çocuklarımıza insan ilişkilerinin ve paylaşmanın önemini durmadan anlatıyoruz. Sonsuz bir kavram, öğrenmek. Durmadan tecrübeler kazanıyoruz. En çok da, bir beklentiniz olmadan yaptığınız fedakarlıklardan sonra yediğiniz kazıklar. Yine de üzülmüyor, tecrübe hafızamıza; demişlerdi de inanamamıştım, diyerek kazınıyor.Yaptığınız iyiliklerden sonra bazen de övgü alıyor, bu zaten her insanın normal bir davranışı olmalı zaten deyip, kendinize bir hisse çıkarmıyorsunuz. Tüm insanlar yardımlaşmalı ya da ortak yaşamanın bilincin de olmalı. Cevap: ona insan ilişkilerinin ne kadar önemli olduğunu anlatırdım anlatmasına ama ondan önce ona kendini sevmeyi bilmesini ve o iletişim kurmak isterken onu sözlü veya mimikleriyle reddedecek insanların karşısına çıkacağını belirtmem gerek. ne yazık ki günümüzde insanlarla ilişki içinde olmak ve bunun değerini anlamak anlatmaktan daha zor. bu yüzden ben bir anne olarak, önce çocuğumla iletişimimde çocuğuma iyi mesajlar verebilmeliyim ki, karsısına çıkacak iletişim kopukluklarından yılmayıp insanlarla etkileşim içinde olsun ve her bir mesajdan bir anlam çıkarabilsin.Cevap: insan ilişkilerinin değerini bilmek konusuna katılıyorum ama gücünü yönetebilmek konusuna katılmıyorum çünkü bu gücü elinde tutan kimse onu istediği gibi yönlendirebilir sizin deyiminizle yüz yüze iletişimin ortaya çıkmasına neden olur iki tarafta birbirine içten değil olması gerektiği gibi davranır. baba olsam çocuğuma bu eğitimi vermek için önce işe kendimden başlardım acaba ben çocuğuma karşı nasıl davranıyorum benden ne öğreniyor diye bakardım. gücünü yönetme kısmında biraz daha dikkatli davranırdım insan yapısı gereği egoist olduğundan gücü istediği gibi kullanabilir çünkü.Cevap: katılıyorum fakat çocuğu bu temel yetkinliği kazandırmak için o bilinçte anne baba olmak lazım. Çevrenizde bu yetkinlikte kaç ana baba var?Cevap: evet katılıyorum.çocuğuma bunu kazandırmak için de; önce onu değerli kılar sonrada ona diğer insanları önemseme ve onlara değer verme yetisini kazandırırdım.Cevap: Katılıyorum. Tek başımıza yaşayabilseydik, insanlarla bir arada olmak için bu kadar savaş vermezdik. Dolayısıyla günümüzün her anında birileriyle iletişim içinde olduğumuza göre iletişimi akıllıca kullanıp en fazla kazancı sağlamalıyız (manevi yönden). Manevi kazanç maddi kazancı yanında getirecektir zaten.Cevap: evet katılıyorum hayatta başarılı olabilmek için mutlaka iletişimimizin iyi olması gerekir iletişimi iyi olmayan bireyler kendilerini ifade edemez ve başarıya giden merdivenin bir basamağını yok etmiş olurlar yani zirveye çıkmak daha zor olacaktır.kişinin iletişim gücünü yönetebilmesi ne istediğini iyi bilip ve bunu en iyi şekilde kısa ve öz olarak ifade edebilmesinin de etkili rolleri vardır.Cevap: onu kendi olma bilinci ile yetiştirirdim. Kendini özgürce ifade etme bilinci ile.Cevap: onunla önce doğru iletişim kurarım. Ona koşulsuz ve bencil olmadan sevmeyi öğretirim. Gerisi gelir bence.Cevap: evet kesinlikle katılıyorum. 28 yaşındayım 2 üniversite mezunu bir insanım fakat ben hayatta bunu başaramadım ve şu anda hiçbir dostu olmayan evleneceğim erkeği yönetmeyi bırakın benden daha cahil olmasına rağmen yönlendiremeyen ve doğru ilişki kuramayan bir bayan olarak evet yaşamımı tekrar kurma şansım olsaydı tekrar başa dönüp birçok şeyi değiştirirdim. Ama geç sayılmam okuyarak kendimi eğitmeye çalışsam da 1 gün oluyor 1 gün sonra alıştığım düzen içinde buluyorum kendimi ve bu çok acı ve ağır geliyor artık yaşlanıyorum ve daha genç olsaydım belki daha rahat eğitirdim kendimi insanları hiçbir şekilde önemsemediğim için konuşmalarım hep kırıcı yada inatçı oluyor. İnsanların ve insanlığın değerini bilmek lazım çünkü insanın insana ihtiyacı var.Cevap: Evli değilim, çocuğum da yok. Ama bence ana-babaların öncelikle insan ilişkilerini anlamaları gerekiyor. Anlayabilen ebeveyn sayısının az olduğunu düşünüyorum. İlişkinin gücünü yönetebilenler ise ilişkinin değerini anlayanların içindeki çok az bir sayıyı oluşturuyor. Çocuk yetişmek isteyenlerin öncelikle kendilerini tanımaları, anlamaları ve eksiklerini tamamlayıp, yanlışlarını düzeltmeleri gerekiyor bence. Sonrasında yetiştirilen çocuklar eminim olması gereken seviyeye gelecektir. Cevap: İnsan ilişkileri yaşam boyunca bize ayna tutar. O ilişkiler içersinde yoğrulur, şekil alır, kim olduğumuzu buluruz. İlk ilişkilerimizi anne ve babamız ile kurarız. Bir anne ve babanın çocuğu ile kurduğu ilişkinin niteliği o çocuğun bütün diğer insan ilişkilerinin temelini oluşturur. O yüzden bilinçli bir anne baba çocuğuna bu konuda doğru örnekler sunması gerektiğini bilir.Cevap: katılıyorum hem de yürekten. çünkü insan ilişkilerimin bana beni tanıttığına inanıyorum ve her yeni ilişki de bir yeni ben keşfediyorum bu açıdan değerlendirdiğim için ilişkilerime çok önem veriyorum. Çocuğuma öğretmek için ise onunla çok sağlam ve güçlü ilişki kurardım gerisi zaten kendiliğinden gelirdi.Cevap: hep birlikte bir toplumu oluşturduğumuza göre iyi geçinmeyi bilmeliyiz. Öyleyse tabi ki de değeri bilmek ve bunu yönetmektir görevimiz. Anne baba olduktan sonra ne yapacağımı kesin söyleyebilirim sanırım ama annem ve babamın beni nasıl yetiştirdiklerinden örnek verebilirim. Sevginin, dürüstlüğün, doğruluğun insana gerekli olduğunu, mutlu yaşamanın mutlu olmayı bilmekte yattığını aşıladılar bana hep. İçinde sürüklendiğimiz hayata rağmen hala kalbimde bitmeyen yaşam ve yaşama olan sevgim var. Ailemin üzerimden eksik etmediği ilgi, fikirlerime gerçekten önem vermesi, herhangi bir olay karşısında eğer olumsuz cevap alıyorsam nedenlerinin açıklaması bunlar benim için çok önemli çünkü insan ilişkilerimde problem yaşıyorsam konuşup nedenlerini açıklıyorum neden iletişimde sıkıntı çektiğimi açıkça söylüyorum ve içimde sevgisizlik delikleri açılmasına izin vermiyorum bunu ailem bana öğretti ve onları çok annemi babamı çok seviyorumCevap: Katılıyorum. Sebebi ise insan ilişkilerinin siyasetten şoför mesleğine doktorluktan terziliğe kadar bütün mesleklerde insani ilişkilerde en önce gelen hususu oluşturan unsurlardan biridir. Başka örneklerde verilebilir. Her şeyden önce bu insani ilişkilerin yaptığımız meslekteki başarımızı belirlediği kuşkusuzdur. Anne ve baba olarak çocuklarımızla olan konuşmalarımızda sohbetlerimizde onların dünyasını yargılamadan budamadan hayal gücünün gelişimine katkıda bulunacak aktiviteler geliştirirdim. Toplumun bizlere vermiş olduğu ön yargılar nispetinde olacağımıza kuşku yok. Bu sınırları aşmak uğruna dinlemenin büyük bir yetenek haline geldiği anda anlayış kavramının gelişeceğine inanıyorum. Karşıt fikirlerin gerçekten de önemini anlamak bizim algıladığımız olaylarla kurduğumuz karşılaştırmaların çocuğumuzun dünyasını zenginleştireceğine inanıyorum. İnsani ilişkilerin gelişmesi adına bu yolda gerçekten uzun yollar zamanlar harcanacağına inanıyorum. ve büyük emek ve özveri isteyen bir meslektir anne ve babalık Saygılar.Cevap: evet katılıyorum ilişkilerin bozulduğu şu dönemde (evlilik iş aile) nelerle karşılaşıp ne yapacağımızı inanın bilmiyorum. Ben anneyim ama çok bocalıyorum ilişkilerim seviyeli ve düzgün ama eksik olan bir şeyler var. Ben her zaman önce ebeveynlerin eğitilmesi taraftarıyım çocuklarımız bizim yönlendirmemize göre gelişiyor o yüzden kızımın yaptığı hataları artık hoş görüyle karşılıyorumCevap: Elbette katılıyorum. Duygusal zeka çok önemlidir, insan ilişkilerini yönetebilmek en önemli bilinç düzeylerinden birisidir. Çocuğuma bu yetkinliği kazandırmak için tabi ki önce davranışlarımla kendim örnek olmaya çalışıyorum. Çocuk davranışını neye göre seçer? Söylem mi önemli eylem mi? Onun daha çok deneyim sahibi olması için uygun fırsatlar yaratmaya çalışırdım. Onun diğer bireylerle ilişkilerinde doğabilecek sorunlarda nesnel yaklaşımlar sergileme gayretim olurdu.Cevap: Onu mutlaka özgür bırakırdım. Bugün acı çekmeli ki yarın mutluluğun değerini bilmeli. İnsan ilişkilerinde yöneten taraf olmanın öncelikli yolu kendi hayatını yönetmektir. Kendisi için yaşamış bir birey karşısındakine de saygı duymayı bilir ve onun düşüncelerini de önemser. Yani bu konu da benim temel koşulum çocuğuma kendi yaşamını yönetmeyi öğretmek olur.Cevap: siz kitaplarınızda sokakları, yıllardır köpeklerin yeri olarak görüp, kendilerine ait olduğunu düşünmeyen insanlarımızın , o yüzden sokaklara hoyrat davrandığını söylüyorsunuz. Buna katıldığım gibi bu örneği insan ilişkilerine vurmak istiyorum. Ailenin içinde çocuğa, hakkını savunması kendini koruması öğretilmeye çalışırken, çocuğun bencil duyguları öne çıkarılıyor ve sürekli bir savunma hali içinde çocuğun empati kurması engelleniyor diye düşünüyorum. Yani aileler empati yerine kendilerine ait olmayan DİĞER insanlarla, savaşması yenişmesi için eğitiliyorlar gibi geliyor çocuklarını, örnekler gördükçe. Örnek: kendi çocuğuna bir başka çocuk oyun içinde bir tokat atsa kıyamet kopup, çocuğa "sende bir tane niye atmıyorsun. Sen de vur." dendiği halde, aksi durumda kendi çocuğu böyle yapsa, hoşa gidip aferin bile deniyor yani insan ilişkilerinin değerini bilmenin en temel koşulu empatidir, hepimizin insan olduğu paydasının farkında olmaktır. Sokaklarla ilişkisiz gibi göründü tam anlatamadım ama şöyle ifade edeyim; sokaklara da aitlik duygusu hissedilmediği için kötü davranılıyor,çocuklara da "sana ait olmayanın önemi yok" şeklinde empatisiz bir eğitim veriliyor. Tıpkı sokaklara yaptığımız gibi kendine ait görülemeyen insana kötü davranabilirsin izlenimi içinde, insanlarla nasıl sağlam ilişki kurulabilir ki. Ben çocuğuma insan ilişkilerinde başarılı olabilmesi için empatik düşünme yetisini kazandırmaya çalışırım..ama tabi empatik olacağım diye kişinin kendi duygularını görmekten beri kalması gibi de bir tehlike var. Bunun dengesi içinde bir çocuk yetiştirmeye gayret edeceğim. Cevap: bu soru benim biraz yaramı depreştirdi açıkçası, çünkü bir hafta önce oda arkadaşlarımın üçüyle küstüm, bunu söylemek biraz zoruma gidiyor çünkü ben böyle her şeye küsen bir insan değilim. İlişkilerimin çoğunda dikkatli olmaya çalışıyorum gerekirse her şeyden taviz verecek duruma geliyorum. Açıkçası karşımdaki insanla kurduğum ilişkiyi iyi yönetemiyorum kurduğum ilişkilerinde değerini fazlasıyla biliyorum bu da benim aleyhime oluyor. Bunu karşımdaki insanın beni arkadaşlık ilerledikçe kullanmaya başlamasından anladım yani biraz tecrübe oldu. Eğer anne olsaydım çocuğuma, arkadaşlığa gerekenden fazla değer vermemesi gerektiğini anlatırdım. Arkadaşlığını gereken seviyede tutmasını öğütlerdim. Cevap: evet katılıyorum bunu eğer ki anne olsaydım çocuğuma onu çeşitli yaşlılar yurtlarına götürerek orada ki insanların gözlerine bakıp o sevinci kendinin yaşamasını sağlayarak anlatırdım bence en güzel anlatılabilecek yer orası. bunu çocuğun kendinin yaşayarak anlaması lazım. çünkü orada ki insanların gözlerindeki o sevinç insan ilişkilerinin en güzel değerinin bilineceği bir yer.Cevap: evet katılıyorum. iletişim olmayan bir ortamda insan ilişkisi olmaz ve başarı doğru ilişkilerin sonucunda oluşur. anne olsaydım eğer çocuğum doğduğu andan itibaren ya da karnımda taşırken onunla konuşmaya başlardım bebek gibi değil bir büyük insan gibi.Cevap: bir anne değilim ama geleceğin annesi olarak annemden öğrendiğim hırslı başarı olmadı hiç bir zaman. insan iletişiminde nazik, dürüst olmayı öğrendim ki çocuğuma da bunu aşılayacağım. iletişim gücünü doğru yer doğru zamanda kullanmasını ona öğreteceğim. ona bunu öğretmek için bir şey yapmak gerektiğinin kanısında değilim örnek anne-baba olduktan sonra tabii.Cevap: evet, katılıyorum. İnsan sosyal bir varlık olduğundan yalnız yaşayamaz. İlişkilerimiz yaşamımıza yön verir. Dolayısıyla uygun etkileşimler, başarılı ve mutlu yaşama götürür. Ben, bu gücü yönetemeyen bir insan olarak, doğacak çocuğuma ancak sizin kitaplarınızı okuyarak yön verebilirim.Cevap: katılıyorum. Çünkü iletişim insan hayatının vazgeçilmez bir unsuru. Nasıl ki empati önemli ise iletişimi başarmış olmakta çok önemli. Anne olsaydım onunla iyi bir iletişim içinde olmak için neyin gerekli olduğunu bilirdim.Cevap: katılıyorum çünkü sağımız solumuz insan ve onlardan kaçamayız mutlak ilişki içindeyiz.Cevap: öncelikle insanı insan olduğu için hiç ayrım yapmadan önemsemesini, dinlemesini, ciddiye almasını öğretirdim. Sürdüreceği ilişkide aradaki mesafe ve güveni sağlarken karşısındaki insanin kişisel özelliklerini dikkate almasını, bunları tarttıktan sonra da suren ve gelişen ilişkide de her zaman dürüst davranmasını ve içten olmasını öğütlerdim. Karsısındakinde alışık olmadığı durumlar oluştuğunda da empati ile yaklaşması gerektiğini öğretirdim.

( Doğan CÜCELİOĞLU)



İyi Bir İletişim Kurmak İçin Kullanabileceğimiz Yöntemler

İyi bir iletişimin olmazsa olmazı dinlemektir. Yapılan araştırmalara bakıldığında aslında insanların dinleme oranları arttığı ve söylenenlerin sonunu sadece tahmin ederek karşı tarafla iletişime geçtikleri için pek çok sorunla boğuşmak zorunda olduklarını ortaya koymuştur.İletişim kurarken karşınızdaki insanı dinlemek yerine sürekli olarak lafını bölmeyin ya da konuşmanın devamını tahmin etmeye çalışmayın.

Güven her kapının anahtarıdır. İyi bir iletişimin de anahtarı güvendir. İletişim kurarken karşı tarafa güven vermek aslında etkili bir iletişimde ilk adımdır.  İş Hayatında Güven Oluşturmanın 6 Yolu

İletişim saygı kökenlidir. İnsanlar saygı duymadıkları kişilerle iletişim kurmazlar ve bu kişilerden uzak dururlar. İyi bir iletişim kurmak için saygı duymak gerekir.

İyi bir iletişim kurmak isteyen kişiler iyi bir dinleyici olabilirler, saygı duyabilirler ancak iletişimde kendilerine konuşma sırası geldiğinde empati yapmadan cevaplar verirlerse karşılarındaki kişi anlatmayı keser. Bir kişi kendi sorunlarını anlatırken ona sizde kendi sorunlarınızı anlatarak cevap veriyorsanız iletişiminiz bu noktada kopacak demektir. Empati en önemli iletişim yöntemidir. İletişim kurduğunuz kişiye karşı uyarılarda bulunup kendi hayatınızdan örnekler vererek konuyu saptırmayın.

İletişim kurmak amacıyla karşınızdaki kişilere sadece ilgileniyormuş ya da onu geçiştiriyormuş görüntüsü vermeyin. Gerçekten kim olursa olsun ona karşı ilgili olun ve yapmacık davranmayın. Yüz yüze iletişim tahmin ettiğimiz kadar güçlü mü?

Karşınızdaki kişi ile etkili bir iletişim kurmak istiyorsanız mutlaka olumlu düşünün ve karşı tarafa gerçekleri söyleyen yapıcı eleştiriler yapan biri olun.

 

İletişim sanıldığı gibi kolay olmayan bir olgudur. Çünkü iletişim kurarken insanlarla doğru bir paylaşımda bulunmak gerekir. İletişim kurulduğunda hayat ilerler, insanlar anlaşırlar ve yaşanan problemler çözülür, hedeflere daha çabuk ulaşılır. İletişim kurmadan kimsenin yaşayamayacağı düşünülürse iletişim aslında içilen su, yenilen ekmek gibidir. Ancak etkili ve doğru bir iletişim kurulmadığında iletişim yenilen ekmeğin, içilen suyun zehir olmasına bile neden olabilir.


 




Anlamların ortaklaşa paylaşımı olarak ifade edebileceğimiz iletişim, ancak anlamların kaynaktan alıcıya doğru net bir şekilde ulaştığında etkili olabilir. Bu nedenle etkili iletişim yolları sağlıklı iletişim kurmanın da ilk şartı ve önceliğini oluşturuyor.

Sosyal bir varlık olan insanın gün içinde farkında olmadan bile tüm çevresiyle iletişim halinde olduğunu söylemek mümkün. Sözlü olarak selamlaşmadan, jest ve mimiklerle yapılan bir merhabaya kadar pek çok an ve durum için tanıdık tanımadık pek çok kişiyle iletişim kuruyoruz.

Etkili İletişim Nedir?

Etkili letiim Yollar

Etkili iletişim yollarını anlatmadan etkili iletişim nedir, sorusunun cevaplanması gerekiyor. Anlamlar sadece yerini bulduğunda, başka bir deyişle, ifadelerin karşımızdakinde istendik anlamlara dönüştüğünde gerçekten etkili olabilir. Bu noktada sadece mesajı gönderenin değil aynı zamanda mesajı alan kaynağın da etkili iletişimin bir parçası olduğunu söylemeliyiz.

Etkili letiim Yollar

Çünkü ne kadar etkili mesajlar göndersek bile alıcıda istenen anlamlar oluşmadan etkili iletişimden bahsedemeyiz. Etkili iletişim becerileri olarak adlandırabileceğimiz bu süreçte hem iyi bir alıcı olmak için iyi bir dinleyici hem de iyi bir kaynak olabilmek için iyi bir konuşmacı olmak da yeterli olmayabilir. Bu nedenle etkili iletişim yöntemlerini de bilmek gerekiyor.

Etkili İletişim Yöntemleri

Etkili letiim Yollar

İster iletişimde kaynak olun isterseniz alıcı, her iki durumda da doğru ve etkili iletişim yollarınıuygulamadan sonuca ulaşmak zorlaşır. Etkili iletişim yöntemleri nelerdir, sorusunun cevabı yine her iki durumda da kendimizden yani bireyden geçmektedir. Etkili iletişim yollarını oluşturan yöntemler doğru zamanda doğru kişiye doğru şekilde ve doğru yerde uygulandıklarında başarıya ulaşabilir.

  • Konum Değiştirme Yöntemi:

İletişimde aynı yerden gidersek sonunda aynı yere varırız. Sonucu değiştirebilmek için zaman zaman davranışımızı ve uygulamayı değiştirmek etkili olabilir. Konuştuğumuz halde anlaşılamıyorsak konumu değiştirmeli ve dinleyici konumuna geçmeliyiz. Konuşmayı sürdürmek yeni anlaşmazlıklara neden olabilir.

  • İletişimi Doğrular Üzerine Kurma Yöntemi:

İnsanın kendini en iyi ve en kolay ifade etmesini sağlayan bu yöntem sonsuza kadar etkili olacak bir yöntemdir. Her zaman doğruyu konuşmak ve dürüstlük en etkili iletişimi yollarından ilkini oluşturur.

  • Paralel İletişim Kurma Yöntemi:

Benzer davranışlar ve tutumlar gösterilerek kurulan iletişim şeklidir. Buradan hareketle, etkili iletişim kurabilmek için karşımızdakiyle aynı görüşü paylaşmalı ya da olaylara ve durumlara onun gözüyle bakabilmek gerekir.

· Güvenli Tutum Sergilemek ve Tutumunu Kontrol Etme Yöntemi

Etkili iletişim yollarından birini oluşturan bu yöntem temelde başkalarının bize gösterdiği davranışlar aslında kendi davranışlarımızın birer yansımasıdır. Bu nedenle güvenli bir tutum sergilemek ve tutumunu kontrol etmek büyük önem taşır.

· Yargılamak Yerine Durumu Açıklama Yöntemi:

Etkili iletişim kurmada öncelikler çözüme odaklanmak olmalıdır. Yargılama ve suçlama ifadeleri çözüm değil sorun üretir. O nedenle her durumda çözüme odaklanmak daha etkili iletişim yolları arasındadır.

· Kabul Etmek, Onaylamak ve Değer Vermek Önemlidir:

İletişimde söz ve davranışlarımızla çevremize temelde üç önemli mesaj veririz. İfadelerin kabul edilmesi, onaylanması ve en önemlisi değer verilmesi. Bu üç mesaj doğru ve etkili iletişim yollarının belirleyicisi olabilir. Değer verilmeden, onaylamak yerine suçlayarak, kabul etmek yerine saldırarak verilen mesajlar etkili iletişimi yok eder.

Tüm bu yöntemler yerinde, zamanında kullanıldığında etkili iletişim kurulabilir. Etkili iletişim yöntemlerini kullanabilmek için etkili iletişim tekniklerinin bilinmesini gerektirir. Örneğin saha kenarında dünyanın en iyi teknik direktörü görev yapmaktadır, ancak takımındaki oyuncuların futbol yetenekleri kısıtlıdır. Bu durumda çok etkili yöntemler çoğu zaman başarıya ulaştıramaz. Bu nedenleetkili iletişim yollarını uygulayabilmek için etkili iletişim teknikleri devreye girer.

Etkili İletişim Teknikleri Neledir?

Etkili iletişim sadece söz ve yazıdan oluşmaz. Aynı zamanda beden dili, göz teması ve hitabet ve ses düzeyinin uygunluğunu da içine alan becerilerin kullanılmasını gerektirir. O yüzden etkili iletişim teknikleri, bireyin kendisiyle başlayan bir süreçtir. Kendini tanımak, kendini doğru ifade edebilmek ve hemen her durumda hoşgörüyü elden bırakmamak gerekir.

İfadelerinizde sadece sözler değil, bedeniniz ve gözleriniz de anlamlar göndermeli ve sözlerinizi desteklemelidir. Dinleyici konumundaysanız karşınızdakini etkin ve ilgili olarak dinlemeniz ilk şarttır. Bu teknikler doğuştan getirilen özellikler değil, öğrenilebilir özellikler arasındadır. Bu nedenle çoğu üniversitede etkili iletişim teknikleri dersi verilmektedir.

Etkili letiim Yollar

İletişim her zaman bireylerin yüz yüze olduğu durumlarda meydana gelmez. Gelişen teknoloji birbirine çok uzak mesafelerde olanların bile bir birleriyle iletişim içinde olabilmelerine imkan sağlar. Günümüzde iletişimde en çok kullanılan teknolojik araçların ilkini oluşturan telefonlar, görmediğimiz kişilerle yalnızca sesle kurulan bir iletişime dayandığı için normal iletişimlerden farklıdır.

Çünkü insanlar gördükleri ve iletişim içinde bulundukları insanlar için ilk 60 saniye içinde görüşlerini oluşturur. Ancak telefonla kurulan iletişimde bu ne yazik ki mümkün olmaz. Bu nedenle telefonda etkili iletişim teknikleri bizi doğru yönlendirecek ip uçları verebilir.

Telefonda konuşurken ses tonunuz, ses hızınız ve söylediklerinizin kısa, öz ve anlaşılır olmasının yanı sıra nezaketiniz ve kendinden emin bir biçimde konuşma telefonda etkili konuşma teknikleri arasında sayılabilir.



DR FATMA ÖZDEMİR

Lütfen bana ulaşmak için aşağıdaki formu kullanın

Hakan Erenler

Adres: Fatih Mah. Sultan Murat Cad. Akyazı Sk. No:3 Yahyakaptan. 41050 İzmit / Kocaeli

Ofis: GSM: +90 532 063 16 01 GSM:


dr.fatmaozdemireyuder@gmail.com

Her Hakkı Saklıdır

 Fatma Özdemir-Dr PhD ( Klinik Psikoloji - EMDR  Eğitimli)